22 Aralık 2016 Perşembe

Maydanoz Time : Etkinlik - Kitap Ağacı ile Yekta Kopan İpekli Mendil

Herkese merhabalar millet !

Bu ay ki Kitap Ağacı toplantımızı da gerçekleştirmiş bulunuyoruz.Bir dahi toplantımız Ocak ayında burada olamadığımız için biz öğrenciler olarak Şubay ayında gerçekleşecek o zamana kadar belirlediğimiz kitapları okumaya odaklanıyoruz !

Aslında bu ayki toplantıda maalesef öyle çok fazla üzerine konuşulacak bir şey yoktu.Çünkü Yekta Kopan'ınn başucu kitabı niteliğindeki öykü sözlüğünü biz içinde kendi öyküleri olan bir öykü kitabı zannedip seçmiştik ama kitabın kapağını açıp biraz inceleme fırsatı bulunca durumun hiçte öyle olmadığını anladık.Oysa benim Yekta Kopan'ın kaleminden okuduğum ilk kitap olucaktı :( Onun yerine editörlüğünü yaptığı ve Türk edebiyatında sayılı yerleri olan öykücülerin ve öykülerin bir sözlüğü olduğunu görünce büyük hayal kırıklığına uğradım.Aslında öyküler sözlüğü yapmak oldukça orijinal bir fikir ama pek bana göre değil maalesef ... Kapağının tatlışlığı dışında bu ay hepimiz için bir hayal kırıklığı oldu maalesef.


Kore Dizi - Sweet Stranger and Me

Herkese merhabalar efenim ...

Kore dizilerinde kaldığımız yerden tazecik bitenlerinden devam ediyoruz.2016'da iyice yıldızı parlayan benimde yeni oppa haramime dahil ettiğim yağuşuklulardan biri olan Kim Young Kwang 'ın dizisi var.Daha önce Go Harry Stary Night dizi bir mini dizide izleyip pek bi hoşlaşmıştık bize de ekranlara da Kore halkınada pek yetmemiş olacak ki uzun bir dizide yer aldı ve bizde bol bol izledik onu.Bu arada dizi konu olarak baya bir orijinaldi.Annesi ölünce memleketine geri dönen ve anasının yasını çekerken büyüdüğü eve de sahip çıkmak için gelir ama evinde daha önce hiç görmediği,tnımdığı ve ona üvey babası olduğunu söyleyen genç ve yağuşuklu bir adam vardır.Burdan sonra olaylar kopar.

Hayır düşündüğünüz tarzda bir dizi değil gençler hemen önyargılılarla yaklaşmayın ! Başlarında insan senaryoya biraz hayret etse de sonradan her şey yerli yerine oturuyor.Bu arada Kore dizilerinden sevilen bir yan erkek rolü olan Lee Soo Hyuk da var.En son onu yine bir yan rolde Lucky Romance 'de görmüştük o diziden bu yana ayrı bi yakışıklı olmuş ama adam tam bir yan rol vallahi çok üzgünüm adamda hiç başrol havası yok :D




21 Aralık 2016 Çarşamba

Maydanoz Time : Film - Star Wars : Rogue One

Herkese merhabalar efenim ...

Bu hafta sinemada diyerek yine bir film postuna başlıyorum.Star Wars severler buraya ! Her yıl resmen Star Wars izler gibi bir şey olduk uzun zamandır beklenen filmlerin böyle arka arkaya gelmesi herkesi sinemda topladı elbette tabi banada arkadaşlarımla sinema yolları gözüktü.

Neyse efenim gelelim filme.Daha önceki Star Wars hikayesinden ve senaryosundan tamamen bağımsız farklı bir hikaye ile yola devam edildi.Bütün olayların tee en başına gidildi bu filmde ve Ölüm Yıldızı planlarının karanlık tarafın nasıl oluştuğu anlatıldı.Felicity Jones benim beyazperdede çok sevdiğim nadir aktiristlerden biri tabi onunda başrolde olması filme +1 katmış oldu ama bunlar dışında yine aynı star wars evreni ve kurgusu vardı diyebilirim.Kötü taraf ile iyi tarafın çatışması ve savaşması bla bla ...

Bence Star Wars bundan sonra biraz ticari amaçlı bir film serisi olma yolunda gidiyor.Filmlerin eskiye nazaran kalitesinden bu anlaşılıyor maalesef ya da artık bu hikayeden biraz da olsa sıkıldık bilemiyorum bu durum kişisine göre değişebilir,ben eskiye nazaran pek sevemedim filmi maalesef bana çok fazla eksik tarafı daha doğrusu o eski tadı veremiyormuş gibi geldi.

Bunlar dışında son olarakta  hiç bir 3D efekti bulunmayan  - ya da vardı ama kötü kaliteydi - filmide izlemek sadece gözlere ve cebe zarar verdi.

Lucasfilm'in yeni "ara dönem filmlerinden ilki" olarak lanse edilen yapım bir grup beklenmedik kahramanın, imkansız görünen Ölüm Yıldızı planlarını çalma görevi için bir araya gelme hikayesini anlatacak. Film, Death Star'ın planlarını çalmak için bir araya gelen bir ekibin mücadelesini merkezine alıyor ve 1977 tarihli Yıldız Savaşları: Bölüm IV'ten öncesini anlatıyor.


20 Aralık 2016 Salı

Maydanoz Time : Kitap - İçimdeki Müzik Sharon M. Draper

Herkese merhabalar efenim ...

Final haftası yaklaşıyor bi sürrü ödevim var ama dünya umurumda değil vallahi keh keh hala kitap okuma,dizi izleme,gezme ve sinemaya gitme derdindeyim tabiki gönüllü faaliyetlerimide aksatmıyorum.Hee bu durum sınavlardan düşük alacağım ya da fazla sermekeş bir yapım olduğu anlamına gelmesin bre dostlar sadece stres benim bünyeye baya bi zarar , su akar yolunu bulur her şey zamana gelince hallolur bu tür stresler için kendi zevklerimi hiç bir zaman arka plana itmem :)

Neyse efenim gelelim bugünün kitap postuna.Kitapağacı bünyesindeki toplantımızı dün gerçekleştirdik bu ayki ona da sıra gelecek ama öncelikli olarak ev sahibine vermeden önce hediye olarak aldığım kitaptan bahsetmek istiyorum sizlere.Kitap hediye etmenin böyle de bir güzelliği var işte hediye etmeden önce o hediyeden sizde faydalanabiliyorusunuz :D

"İçimdeki Müzik" uzun zamandır bloglarda gördüğüm hatta bi ara Çok  Satanlar listesine girmiş ve bir çok dile çevrilip bir çok yerdende ödül almış bir kitap.

11 yaşında engelli bir kızın hikayesi.Adını şu an tam olarak hatırlamıyorum ama kızımız spastik.Yani beyninde herhangi bir problem yok,düşünebiliyor,duygu kontrolleri var hatta eğitilebilir düzeyde.Ama gel görün ki tekerlekli sandalyeye ve bir bakıcıya muhtaç şekilde bir bedenin içine hapsolmuş şekilde yaşıyor.Konuşamıyor,öz bakım becerilerini kendisi karşılamıyor,sarılamıyor,öpemiyor diğer çocuklar gibi ordan oraya koşturup,dans edemiyor.

Normalde bu tarz kitaplardan eskiden cidden çok etkilenir daha kitap başlar başlamaz ağlamaya başlardım.Şimdi düşününce sanırım onların ne hissettiğini tam olarak anlayamadığımız için birazda acıdığımız için ağlıyordum.Oysa bu mesleğin içine girince ve bir çok engelli vatandaşla tanışınca,sohbet edince bu tarz hikayeler ağlamamaya onları anlamaya,dinlemeye ve hissetmeye hatta başarılarına,güçlerine gülümsemeye başladım.

Aslında itiraf etmek gerekirse bu kitabın sonunda yine ağladım ... Ama gözyaşlarım engeller için değildi diğer insanların hatta 11-12 yaşlarındaki çocukların içindeki kötülüktü,engelli bireylere olan bakışlarıydı.Bunlar maalesef sadece kurgu değil,gerçek yaşamın içinde zaten varolan şeyler bunları bilmek daha çok canımı acıtıyor maalesef.Kötülük her ne alanda,her ne yaşta olursa olsun kötülüktür.

Şiddetle okumanızı tavsiye ettiğim nadir kitaplardan biri diyebilirim.


19 Aralık 2016 Pazartesi

Maydanoz Time : Film - Sen Benim Her Şeyimsin

Herkese merhabalar efenim ...

Sinemaya genelde durağan hele de Türk filmleri için pek gitmeyi tercih etmem malumunuz ama konu arkadaşlarla bir şey yapmak,paylaşmak olunca çiğ tavuk bile yiyecek hale geliyorum eh bu filme gitme hikayemde böyle oldu diyebilirim :) Genelde komedyenler içinde Cem Yılmaz hariç kimseye gülmeme ve filmlerini de pek izlemem o kişilerden biride Tolga Çevik maalesef.Beni güldürmüyor pek açıkçası ama yaptığı işler genelde güzel ve kaliteli oluyor.

Aslında bu filmde bir komedi değil aile filmi.Bir baba-kız hikayesi.Benim nadir olarak çok beğendiğim ve çok sevdiğim bayan oyunculardan biri olan Melis Birkan'ı da kadroda görünce pek sevindim.Pek orijinal bir konusu yok maalesef hatta sanırım  bi İspanyol filminden uyarlama durum böyle olunca öyle izlemenizi çok tavsiye ettiğim bir film olmamış maalesef izlemesinizde bir şey kaybetmiş sayılmazsınız :)


16 Aralık 2016 Cuma

Kore Dizi - 49 Days

Herkese merhabalar efenim ...

Kore dizisi arşivlerinde dolanmaya devam ediyoruz.Çok duymama rağmen biraz geçte olsa nihayet izleyip entrikasına,senaryosuna hayran kaldığım dizilerden biri olan 49 Days'ten bahsedicem bugün sizlere.Fantastyik-Drama kategorisinde olan dizi meşhur ruh bekçisiyle bir zamanlar Kore televizyonlarını esip kavurmuş ve efsane diziler arasına girmeyi başarmış.

Ruh bekçisi haricinde ne başroldeki kızları ne de başroldeki adamları tanıyorum daha sonradan başka efsane dizilerde rol almamışlar herhalde.Sanırım piyasadan çekilmişler ya da silinmişer bilemiyorum artık orasını ...

Konusuna gelicek olursak : Ölmesi gereken zamandan önce kazayla ölen bir genç kızın evlenme arifesindeyken ölmesini ve bir ruh bekçisi eşliğinde kendine verilen görevi yerine getirmeyi başarırsa hayata geri dönmesini konu alıyor.Kızın görevi kendisi komadayken onun için saf gözyaşı dökecek 3 kişi bulmalıdır.Arkadaşları,ailesi ve sevgilisi tarafından çok sevilen biri gibi gözüksede aslında durumların hiçte öyle olmadığını ve bu görevin hiçte kolay olmayacağını görür.Her bölümü ayrı bi heyecandı ve çok çabuk 20 bölüm geldi geçti bazı diziler boşuna efsane olmuyor sevgili arkadaşlar...



15 Aralık 2016 Perşembe

Kore Dizi - Sensory Couple

Herkese merhabalar efenim ...

Kore dizi arşivlerini karıştırmaya son hızla devam ediyoruz.2015 'in ses getiren yapımlarından biri olan Fantastik-Romantik-Komedi-Aksiyon-Suç başlıkları altında toplayabileceğimiz Sensory Couple ile devam diyoruz.Böyle ara ara eski senelerde yayınlanan dizilere dönünce daha sonradan başka yapımlarda izlediğim isimleri görünce pek bi mutlu oluyorum.

Bizim şişko yanak Rooptop Prince başrolde bu dizide.Kızıda IronMan ve When Man A Loves dizilerinden hatırlarsınız "güzel kız ama çok donuk" ...

Dizideki kötü adam rolünde de benim karmaşık oppam var.Yan rollerden Beautiful Gong Shim dizisi ile kurtulmuştu.Yan rol hatta kötü adamı oynadığı zamanlardan ... Adama her türlü rol gidiyor vallahi çok karmaşık bir yapısı var.Soğuk desen değil tatlı desen değil :D

Üç yıl önce, Choi Moo Gak (Yoochun), BarCode Cinayet Davası'nda küçük kız kardeşini kaybetmiştir. O andan sonra soğuk ve duyarsız biri hâline gelmiştir. Bu sırada, Oh Cho Rim (Shin Se kyung) aynı olaydan mucizevi bir şekilde sağ kurtulmuştur. O gün bugündür amneziden muzdariptir ancak aynı zamanda kokuları görebilme yeteneği de edinmiştir.

Can Moo Gak ve Cho Rim beraber çalışıp "BarCode Katilini" yakalayabilecek ve birbirlerinin yaralarını iyileştirebilecekler midir? 






Komedi Filmi : The Blackening

 Herkese merhabalar efenim, Benim gibi ofansif Amerika mizahını biliyor ve seviyorsanız beğeneceğiniz bir film.Çok fazla Amerika mizah kültü...