15 Ekim 2014 Çarşamba

Maydanoz Time : Ben - Que Sera Sera

Herkese merhabalar efenim...Zamanım yok diyerekten bloğumu sallamayı gerçekten istemiyorum biliyorum böyle bahane olmaz ama ne yapayım cidden üniversite zamanında ne zamanım oluyor ne de imkanım.Sürekli bi koşuşturmaca yazılar taslaklarla isyan halinde hangi birini yazsam diye şaşırıyorum.Dersler bayramdan sonra yoğunlaşacak demişti hocalar epey haklılarmış ödevler bi yandan dersler bir yandan yurt hayatı bir yandan zaman su gibi akıp geçip gidiyor be hacılar.Ha bu arada bir de okulun tiyatro kulübü seçmelerine katıldım ve seçildim bir de tiyatro kulübünde olacağım için ayrı bi yoğunluk içinde olacağım vize haftaları gelmeden şu taslaklarda ki yazılarımı bitirsem ne de güzel olurdu.Neyse sitemler bi yana bayramda oturup izlediğim Kore dizilerinden biraz bahsedeyim.Geçen Eric Moon'dan bahsetmiştim biraz bilmem hatırlıyor musunuz? Hah işte o tatlışın dizilerinden devam edeceğiz.En bilindik dizilerinden biri olan Que Sera Sera'da adama bir küfür etmişim ki sormayın haddi hesabı yok pislik şerefsiz adam rollerini nasıl da güzel yapıyor bir insana şerefsiz olmak bu kadar mı yakışır ? Romantizmin ve komedinin olduğu bu 2007 yapımı Kore dizisini mutlaka izleyin :)

Konusu:Aşkın basitleştiği ve anlamını kaybettiği bir dönemde yaşayan dört genç insanın küçümsedikleri eski moda gördükleri o büyük aşka yakalanmaları ve bu büyük aşkın gururlarına, kibirlerine indirdiği büyük darbeyi konu alan romantizmin çok etkili şekilde işlendiği bir dizi.







11 Ekim 2014 Cumartesi

Maydanoz Time : Dizi - Discovery Of Romance

Herkese evimdeki son günümden merhabalar efenim...Evet yarın Balıkesir yolcusuyum.2014 yapımı 16 bölümlük daha dünden önce ki gün finalini yapan Discovery Of Romance yani Romantizmin Keşfi aslında I Need Romance'nin bir devamı niteliğinde gibi.Zaten senaristi aynıymış kadın takmış romantizme :) Eski sevgili ile yeni sevgili arasında ki çatışmaları,bocalamaları anlatan Romantik Komedi tadında güzel bir dizi.Ayrıca yeni bir bebekim yeni bir Oppam daha oldu Eric Moon.Bildiğiniz aşık oldum :) (Wookie duymasın bacaklarımı kırar )  (Ne yapalım bu da benim fantezi dünyam insan sap olunca kime sulanacağını şaşırıyor kitap kahramanına da aşıktım ben bi ara düşünün yani halimi )

Konusu:Lee Room (Jung Yu-Mi) sevgilisini deli gibi seven biridir, fakat eski sevgilisi Kang Tae-Ha (Eric) yeni sevgilisi hakkında büyük hata ettiğini görür ve ona karşı çıkar.
Romantik komedi türündeki bu dizi gerçek aşkı arayan ve tam onu bulduğuna inandığı anda, eski erkek arkadaşı ile karşı karşıya kalan bir kadının hikayesidir






10 Ekim 2014 Cuma

Maydanoz Time : Kitap - Suç Ve Ceza 1.Cilt Dostoyevski

Herkese günün 2.postu olan kitap postundan merhabalar efenim...Ödevim olmasa vallahi billahi bu kitabı ömrüm boyunca okumazdım herhalde.Çünkü rus yazarlara bi gıcığım var dilleri de bi tuhaf isimler bi zor akılda kalmıyor olaylar çok karmaşık.Daha 2.cildi var daha onu kütüphaneden bulup okuyacağım onunda ayrı bir postunu yapacağım 2 seri olarak düşünün.

Suç ve Ceza'nın ben psikolojik bir roman olduğunun inanın bilmiyordum.Ne kadar cahilim! Meğersem hasta ruhlu psiko kısaca kafayı kırmış bir adamı anlatıyormuş ama ne anlatma! Çevirisi dandik desem Siyah Bordo gibi bi yayın evinin çevirisi sonuçta sanmıyorum ki yamuk olsun hep klasiklerin yayınlandığı tutarlı sevilen bi yayınevi.İlk başta olayları cidden hiç anlamıyorsunuz birileri geliyor gidiyor Raskolnikov diye bir manyak var canı sıkılıyor gidiyor nedensiz yere (manyak işte) 2 kadını balta ile kesiyor.Sonra kendi kendine bi tribe giriyor falan bir sürü insanla konuşuyor kitabın asıl heyecanı son 5 sayfada.Vallahi de billahi son 5 sayfada bildiğiniz heyecan aksiyon psikolojik bir haz var.Sonra saçma bir yerde bitiyor yine bir şey anlamıyorsunuz.

Ben böyle ağır klasikleri küçükken okuma taraftarı değilim açıkçası.Şimdi bile kültür birikimine sahip bir insan olduğumu düşünürken aslında hiç bir halt bilmediğimi anlıyorum.Aslında o kadar ağır ve içindeki mesajlar yatan bir kitap ki bunlar sonuç olarak bi yaş ve olgunluk gerektiriyor bu kitapları anlayabilmek için.Şimdi internetten de okuyucu ve yazarların yorumlarını da bakıcam bu kitabın felsefe ile ne bağlantısı var yoksa ben hiç bir not çıkaramadım anca okudum olayları anladım.

Maydanoz Time : Müzik - Iggy Azalea Ft Rita Ora Black Widow

Herkese musmutlu cumalar efenim..Bugün benim için extra mutlu bir gün çünkü İzmir'den arkadaşlarım Bilge ve Cemre ile buluşacağız.Onları öyle özledim ki ... Üniversite hayatı ile hepimiz ülkenin bi köşesine dağıldık aklımıza anca gelirse telefon edip mesajlaşabiliyoruz.Yook yanlış anlamayın sitem etmem ben hiç bir arkadaşıma asla vefasız unuttun bizi de demem hayat herkes için akıp gidiyor devam ediyor sonuçta herkes kendi hayatıyla sorunlarıyla meşgul bence bu konuda kimsenin kimseye kızma hakkı yok.Neyse bugünün müzik postunun konuğu efendime söyleyeyim Iggy Azalea ve Rita Ora'nın hikayeli klibi Black Widow .

Black Widow bizde ki karafatma tarzı bir böcek oluyor eşi kendisinin aldattığı zaman mı ne sanırım eşini öldürüyor ya da yiyor öyle bir şey tam bilemiyorum ama bir anlamı vardı yani bu böceğin.Bu arada Rita bu saçla Riri'nin sarışın haline inanılmaz benzemiş ayrıca sesi bu şarkıda çokta güzel çıkıyor.Iggy her zaman ki gibi müthiş sadece ilk başta normal bir insan gibi çalışan makyajsız saçlarında o çıtçıtlar olmadan çok tatlı masum yüzlü bir kızcağız oluyormuş bunu da görmüş olduk ayrıca çokta güzel.


9 Ekim 2014 Perşembe

Maydanoz Time:Film-The Words

Herkese günün 2.postu olan film postunda merhabalar efenim...Girizgah bölümünde gevezelik yapmadan filmi izlerken aldığım notlara geçiyorum.

Hikayenin hikayesinin hikayesi hesabında sonu seyircinin algısına bırakılmış bir film.Benim dikkatimi çeken nokta daha çok emek hırsızlığı konusu oldu.Adam bence kitabı yayınlatırken gerçek olaylarıda aktarsa ön söz bölümünde falan hem daha etik olucaktı hem de yaşlı adamla karşılaştığında bu kadar vicdan muhakemesine girmeyecekti.Yanlış bir şey yaptı ve hırsının kurbanı oldu.O yüzden ne çekiyorsa ne başına geldiyse oh oldu yani.Karışık bir senaryo bi ara anlamakta güçlük çekiyorsunuz.Ama benim çok sevdiğim oyuncular bir araya gelince tadından yenmeyen bir film oluyor.Otobüste denk gelmemde ayrı bir zevk oldu benim için listemden bir film daha silinmiş oldu.

Konusu:Rory Jansen, yayımlanan ilk kitabıyla birlikte beklenmedik bir şekilde edebiyat dünyasında zirveye yerleşen genç bir yazardır. Son derece yaratıcı ve özgün üslubuyla dikkat çeken genç yazar bir anda döneminin en iyi birkaç isminden biri olarak kabul görmeye başlar. Romanı ise dünya çapında tanınan ve eleştirmenlerin dahi büyük bir hayranlıkla karşıladığı bir yapıttır artık. Başarı ve şöhretin tadını çıkaran Ransen'ın çok sevdiği eşi dahil hayatta her şeye sahiptir. Ancak başarının doruklarına çıktığı bir anda ortaya çıkan gizemli, yaşlı bir adam, Jansen'ın romanı üzerine önemli bir iddiada bulunacaktır. Jansen'ın adını dahi bilmediği bu yaşlı adamı görmezden gelmesi mümkün değildir...
Felekten Bir Gece serisi ile yıldızı parlayan aktör Bradley Cooper'ın başrolde olduğu filmin yönetmenliği ve senaristliği ise kamera arkasına yeni adım atan Brian Klugman ve Lee Sternthal ikilisine ait.

Çalıntı Hayat Resimleri
Çalıntı Hayat Resimleri
Çalıntı Hayat Resimleri
Çalıntı Hayat Resimleri
Çalıntı Hayat Resimleri
Çalıntı Hayat Resimleri
Çalıntı Hayat Resimleri
Çalıntı Hayat Resimleri
Çalıntı Hayat Resimleri

8 Ekim 2014 Çarşamba

Maydanoz Time : Kitap - Platon Devlet

Herkese günün 2.postu kitap postundan merhabalar efenim...Ödevlerim kitap okumak olunca böyle bölüme gurbanlık koyun olurum ben diyorum izninizle arkadaşlarım hukukta can çekişirken ben hem sevdiğim işi yapıyorum hem de felsefecimizin deyimiyle Münevver (Aydınlanmış) oluyorum.Felsefe kitapları ve filozofları sevenler için gelsin anacım bu kitap postu.Devlet Platon'un diğer bi adıyla Eflatun'un en bilinen kitabıdır.Devlet o zaman ki Yunan devlet işlerini,işleyişi,sosyal hayatı hocası olan Sokrates'in ağzıyla eleştirin daha doğrusu karşısındaki kişi ile tartışarak ve Sokrates'in deyimiyle içindeki doğruyu bir ebe gibi doğurtarak anlatıyor.Bilenler eminim vardır Sokrates en sonunda idama mahkum ediliyor ve bir zehir ile öldürülüyor.Neyse daha fazla bilgiyi okurken aldığım notlara devrediyorum.

Platon'un gerçek adı Aristokletmiş.Platon geniş omuzlu demekmiş.Sokrates'in öğrencisi Aristotales'in hocasıdır.Platon'un bilgi kuramının çıkış noktası Protogoras'tır.Bir şeyi bilen kişi onu algılıyan kişidir.

Devlet düzeni;halk,askerler ve koroyuculardır.Planton'a göre Nous tarafından biçimlendirilerek Kaos'tan düzene geçirilmiş,ruhu ve zekası olan bir canlıdır Evren. Nous=Tanrı

Platon Devlet kitabına doğruluk kavramını tartışarak başlar.Doğruluk hem adalet hem de ahlakın temel terimidir.

Simonides:Herkese borç olanı vermek doğrudur.Doğruların borcu dostlara iyilik etmektir,kötülük etmek değildir.

1.Bölüm:Polemarkhos-Sokrates Konuşmaları

Socrates'in ünlü ''eiromeia''sı,ilk baskıda bilmezlikten gelmedir.

Thrayomakhos:Doğruluk işe gelen şeydir.

Sokrates:Hiçbir kimse yönetici oldukça hiçbir yönetimde kendi yararını gözetmez.Ve bu adam ne söylerse,ne yaparsa uğrunda çalıştığı kişilerin yararını gözetir.

Doğruluk iyilik ve usluluktur,eğrilikse kötülük ve bilgisizliktir.

2.Bölüm:Doğruluk nedir,nereden doğmuştur?

Glauken:Doğruluk en iyi şeyle,yani haksızlık edip ceza görmemekle en kötü şeyin,yani haksızlığa uğrayıp öç alamaması arasındadır.

Eflatun iki olanak görüyor.1-)Tanrı gerçekten değişir.
2-)Tanrı insanları aldatmak için değişmiş gibi görünür her ikisininde gerçeğe aykırı olduğu gösteriliyor.

3.Bölüm:Glauken ile Yunan müzik ve edebiyat güncel gibi estetik değerleri tartışıyor.

Gerçek aşk ise düzenliyi ve güzeli akla ve musiki eğitimine uygun bir biçimde sevmektir.

Eflatun Yasalar'da oğlancılık üzerine görüşleri daha açık bir biçimde belirtmiştir.Kadın-erkek arasında aşk doğa yasalarına uygundur çünkü soyu sürdürme amaçlıdır.Fakat erkeklerin ya da kadınların arasındaki sevişmeleri doğa yasalarına aykırıdır.İnsanı bu doğa dışı aşka sürükleyen etken şehvet düşkünlüğü olmuştur.Demek Eflatun oğlancılığı reddeder.Fakat öte yandan erkeklerin aralarındaki sevişmesi Hellen yaşamında önemlidir,hatta bazı devletler askerlik ve devlet işleri için ondan yararlanır ahlak ve eğitimde de önemliydi yaşça büyük olan küçüğün eğitiminden sorumluydu.Eflatun bu bakımdan yani felsefeye dayanan güzeli ve iyiyi amaçlayan bir ilişki olarak şehveti ve duyumculuğu dışta bırakmak koşuluyla erkek arasında sevgiye izin verir.

Hekimle yargıçlar arasında Sokrates'în ilerde göstereceği temel bir fark vardır.Fark şurada da görülür ki ideal devlette yargıçlara bekçilerin gereksinimi yoktur,oysa hekimler bir bakımdan gereklidir.Eflatun yargıçlık mesleğine değer vermemekle özellikle Atinada ki mahkemelerin durumunu eleştirir.Atina da kurayla yargıç seçilmek yurttaşların hem siyasal hem de parasal durumlarında önemli bir etkendi.Eflatun un kurduğu ideal devletin birçok bakımdan Sparta devletini anımsattığı bilinir.Sparta da bir çocuk doğduğu zaman devlet görevlileri vücudunu inceler büyütülmesine ya da atılmasına karar verildi.

İki karşıt eğilim,yani haşinlikle yumuşaklık arasında denge kurmak Eflatun'a göre devlet ana görevidir.Hatta Eflatun'a göre devlet adamının görevi de bu iki karşıt doğa eğilimlerinin uyumlu bir biçimde birleşmesini sağlamaktadır.Bu iş için devlet adamı eğitimden,bir de bu amacı güden evlenme yasalarından yararlanabilir.

4.Bölüm:Adeimantes ile devlet yapısı hakkında tartışıyor.

Kentin bilge gözü pek ölçülü ve adaletli.Bunlar Ana erdemler denilen dört erdemdir yani büyün öteki erdemler burdan çıkar.Doğaya uyarak kurulan kent bir bütün olarak bilge adam kendinin en küçük kısmına başında bulunan ve onu yöneten en dar sınıfına ve bu kısımda ki bilgiye borçludur.Bu da anlaşıldığına göre doğa gereği sayısı en az olan sınıftır.Bütün öteki bilgiler arasında,bilgelik adına hak kazanan tek bilgiden pay almak küçük bir sınıfa düşer.Kenti oluşturan her üç sınıf kendi işini gördüğü için kent adaletliydi.İnsanda egemen olan ve bu öğütleri bildiren küçük kısmına göre de insana bilge denir yine bu kısımda her kısma ve bu üç kısmın oluşturduğu birliğe yararlı olan şeylerin bilgisi vardır.

Beş devlet biçimi beş de ruh biçimi.Yönetenler arasında bir tek adam sivrilirse bu krallık birçokları sivrilirse soyluluk yani iyilerin yönetimi olur.

7 Ekim 2014 Salı

Maydanoz Time : Ben - İzmir Selçuk Efes Antik Kenti

Herkese bayramın 3.gününden merhabalar efenim...Evet dün gezmelere doyamayınca bugüne ders çalışmak ve bloğumuzu yazmak düştü.Dün aslında Şirince'ye de gidecektik ama yoğunluk yüzünden yoldan geri döndük zaten saat 6 olmuştu Efes'i tam 2 saatte gezmişiz.Ben bu kadar büyük bir yer olduğunu bilmiyordum açıkçası minyatürde pek küçük görünüyordu.Ayrıca Müze Kart olmadan bu kadar da pahalı olduğunu da bilmiyordum.Öğrenci 15 tam 30 0-18 yaş arası da ücretsiz 4 kişi 90 Tl ile günü kapamış olduk.Tabi sanırım bu para babamın içine oturdu taşa toprağa bu kadar para neyse ya bi kere geliyoz zaten kültürlenelim dedi ve neşemizi kaybetmeyip koyulduk Efes yollarına.


Efes Girişi:Girişi açıkçası uluslararası panayır gibiydi.Korelisi Japon'u İngiliz'i bilmem neyi her ırktan her milletten insanların alışveriş yaptığı çıkışta oturup dinlendiği bir yer.Şıkır şıkır dükkanlar turistlere yönelik eşyalar ...






İlk girişte Lahitler bizi karşılıyor.Üzerindeki işlemeler o kadar derin ve güzeldi ki vaktimiz olsa tek tek oturup incelemek isterdim ama babam daha gezecek çok yer olduğunu söyledi.O işlemelere oymalara dokunmak bile bi farklı hissettiriyordu insanı.







Celsus Kütüphanesi :Roma dönemi yapılarının en güzellerinden birisi olan yapı hem kütüphane, hem de mezar anıtı görevini üstlenmiştir. 106 yılında Efes valisi olan Celsus ölünce, oğlu kütüphaneyi babasının adına mezar anıtı olarak yaptırmıştır. Celsus'un lahdi kütüphanenin batı duvarı altındadır. Cephesi 1970-1980 yılları arasında restore edilmiştir. Kütüphanede kitap ruloları, duvarlardaki nişlerde saklanıyordu.










Mermerli Yol :



Gelinler bile burada düğün resimlerini çekinmeye gelmişler utanmasalar nikahı da burada kıyacaklar vallahi yazık oğlum o gelinliğinize tarihi çılgınlık yapıcaz diye taş toprakta gitti o güzelim gelinlikler.




Domitian Tapınağı :



Senato (Odeon) :Efes'in iki meclisli bir yönetimi vardı. Bunlardan biri olan Danışma Meclisi toplantıları zamanında üzeri kapalı olan bu yapıda yapılmış ve konserler verilmiştir. 1.400 kişilik kapasiteye sahiptir. Bu nedenle yapı "Bouleterion" olarak da adlandırılır.



August Kapısı :










Mazeus Mitridatis (Agora Güney) Kapısı: Kütüphaneden önce, İmparator Augustus zamanında inşa edilmiştir. Kapıdan Ticaret Agorası'na (Aşağı Agora) geçilir.






Memmius Anıtı :





Meryem Kilisesi : 431 Konsül Toplantısı'nın yapıldığı yer olan Meryem Kilisesi (Konsül Kilisesi), Meryem adına inşa edilmiş ilk kilisedir. Liman Hamamı'nın kuzeyinde yer almaktadır. Hristiyanlık dinindeki ilk Yedi Kilise arasındadır.







Magnesia Kapısı (Üst Kapı) ve Doğu Gymnasiumu: Efes'in iki girişi vardır. Bunlardan biri kentin çevresindeki sur duvarlarının doğu kapısı olan, Meryemana Evi Yolu üzerindeki Magnesia Kapısı'dır. Doğu Gymnasiumu, Panayır Dağı eteğindeki Magnesia Kapısı'nın hemen yanındadır. Gymnasion, Roma Çağı'nın okuludur.



Son Olarak : İzmir'de ikamet eden bir aile olarak Efes'i gezmeden gitmeyelim bu topraklardan dememiz pek iyi oldu sonuçta insan bi kere gelip geziyor buraları.Bilmem kaç yıl önce burada yaşamış insanları o tarihi düşündükçe insanın içi kımıl kımıl oluyor açıkçası.Millet tee nerelerden gelip geziyor buraları biz şurdan şuraya anca gelebildik.Neyse buna da şükür isyanı basmayacağım :) Bu arada Uluslararası Fashion Show gibiydi millet harabe gezerken bile acayip şıktı hele de Kore kızları canım çok istedi gidip Anashaseyo ! deyip tanışmayı ama be konuşcan ne dicen birazda utandım açıkçası ama onları yakından görmek bile çok hoşuma gitti.

Evet hepsi acayip kısa boylular nerdeyse benim yarı boyumdalar ayrıca tenleri acayip güzel ya resmen gerdirilmiş gibi ayrıca hepsi şemsiye kullanıyorlardı güneşten korunmak için ayrıca acayip güzel giyiniyorlardı keşke çaktırmadan resimlerini çekseydim diye çok düşündüm :) Çünkü resmen bayılıyorum o şalaş ve doğal tarzlarına millet açık saçık giyinmiş bizde üşütürüz Ekim ayına da girdik diye giydik sweetleri giydik siyahları güneşin alnında piştim vallahi :) Ayrıca ellerinde Selfie Aleti (babam koydu adını) denilen bir şey vardı telefonlarına o aletin üzerine koyuyorlar ve çubuk gibi uzayıp kısalan bir mekanizmaları var o kadar orijinal bir şey ki inanılmaz hoşuma gitti :) Mutlaka gelip gezilmesi gerek bir yer ...

Program : Love Like a K-Drama

 Herkese merhabalar efenim, Bugün bayramda izleyip bitirdiğim ve beni son bölüme kadar saran bir programdan bahsedicem.Program Netflix üzeri...